Günün Portresi
Gaspıralı,
kırımda başladığı ilk ve orta eğitimini tamamladıktan sonra Moskova’daki Harp
Okulu’na girdi. Harp okulunda okurken Rus fikir hayatını ve aydınlarını
yakından tanıma imkânı buldu. Tanıştığı Rus aydınlarına saygı duymakla birlikte
okuldaki Panslavist hava onda Türkçü duygular oluşmasına neden oldu. Girit
isyanında Rum âsilerine karşı mücadele eden Osmanlı ordusuna katılmak üzere
yakın arkadaşı Litvanya Tatarı Mustafa Mirza Davidoviç ile birlikte gizlice
Türkiye’ye geçmek istediyse de Odesa’da yakalandı ve Harp okulundan atıldı.
1868’den 1872’ye kadar Bahçesaray’da Zincirli Medrese’de Rusça öğretmenliği
yapan Gaspıralı 1872’de İstanbul, Viyana, Münih ve Stuttgart üzerinden Paris’e
gitti. Paris’te geçirdiği iki yıl içinde, ünlü Rus yazarı Ivan Turgenyev’e
asistanlık yapmak da dâhil çeşitli işlerle hayatını kazandı. 1874’te, en büyük
arzusu olan Osmanlı subayı olmak için İstanbul’a gitti; ama hiçbir başvurusuna
olumlu cevap alamayınca Kırım’a döndü.
1879’da
Bahçesaray belediye başkanı seçilen Gaspıralı 1884 yılına kadar bu görevi
sürdürdü. Gaspıralı’nın Rusya dışında geçirdiği süreler yanında çok farklı
disiplinlerde kitaplar okuması Kırım Türklerinin sorunlarını daha net
kavramasına imkân vermiştir. Kırım
Türklerini uyandırmanın ancak yayın yoluyla olacağı düşüncesiyle Türkçe bir
yayın organı çıkarmaya karar verdi. Nihayet 1883’te, Rusça-Tatarca bir gazete
çıkartmak için izin aldı. 22 Nisan 1883’te
Bahçesaray’da “Tercüman” adıyla gazeteyi yayımlamaya başladı.. Ekim 1903’ten
itibaren haftada iki gün, 1912’den sonra günlük olarak yayımlanan Tercüman,
Kırım’da Kırım Tatarları’nın ilk Türkçe gazetesi, bütün Rusya Müslümanları
arasında da Türkçe yayımlanan üçüncü gazeteydi. Tercüman’ı ve diğer bazı
eserleri rahatça basabilmek için Bahçesaray’da Arap harfleriyle yayın
yapabilecek bir de matbaa kuran Gaspıralı, özellikle başlangıçta gazetenin her
işini tek başına ve aile fertlerinin yardımıyla yürütmeye mecbur kaldı.
İsmâil
Gaspıralı öteden beri düşündüğü eğitim reformunun ilk uygulamasını, 1884’te
Bahçesaray’ın Kaytaz Ağa mahallesinde açtığı ilkokulda hayata geçirdi.
Uygulamayı şüpheyle yaklaşan Bahçesaray halkına okulunu benimsetebilmek için
burada kırk günde Türkçe okuma yazma öğretileceğini ilân etti. Dediğini de
gerçekleştirdi. Usûl-i cedîd (Yeni Yöntem)adını verdiği bu sistem kısa zamanda
Rusya Müslümanları arasında yayılmış ve Asya’daki Türkçü-Yenilikçi kadrolar
Cedîdciler olarak tanınmıştır.
Pek çok
Türk bölgesinde okunmaya başlanan Tercüman ise onun önemli propaganda
araçlarından birini teşkil ediyordu. İlk usûl-i cedîd mektebinin açılışı
üzerinden henüz on yıl geçmeden çeşitli Türk bölgelerinde Gaspıralı’yı
destekleyen aydınlar, işadamları, din adamlarının çıkması Usul-i Cedîd
okullarının hızla yayılmasında büyük rol oynadı. 1895’te Rusya İmparatorluğu
içindeki usûl-i cedîd okullarının sayısı 100’ü geçerken 1914 yılında bu sayı
yaklaşık olarak 5000’i bulmuştu.
Gaspıralı
İlk usûl-i cedîd kız mektebini ablası Pembe Hanım’a 1893’te Bahçesaray’da
açtırdı. Bu örnek diğer bölgelerde de kısa süre içinde uygulandı.
Gaspıralı
1905 yılında Rusya’da ortaya çıkan geçici serbestlik ortamından faydalanarak
Müslümanları teşkilâtlandırmaya çalıştı. Nijniy Novgorod’da bir nehir gemisi
gezintisi süsü verilerek 28 Ağustos 1905’te I. Bütün Rusya Müslümanları
Kurultayını düzenledi. Gaspıralı’nın
başkan seçildiği bu kongrede her sahada teşkilatlanma kararı alındı. 3 Aralık
1905’te Akmescid’de toplanan Bütün Kırım Müslümanları Kurultayı’na yine
Gaspıralı başkanlık etti. 1906 Ocak ayının sonlarında St. Petersburg’da II.
Bütün Rusya Müslümanları Kurultayı toplandı. Gaspıralı’nın önemli rolü olan
bütün bu faaliyetler sonunda 10 Mayıs 1906’da açılan Devlet Duması’na Müslümanlar
yirmi beş milletvekiliyle katıldı. İki ay sonunda çarın dumayı dağıtmasının
ardından yine o yılın ağustosunda Rusya Müslümanları 800 delegenin katılmasıyla
resmî izinli olarak üçüncü kongrelerini topladılar. Kongrede İttifâk-ı Müslimîn
isimli bir grup kurmaya karar verdiler.
Grubun programı, Gaspıralı’nın yıllardır savunduğu Rusya Müslümanların Usul-i Cedit yöntemiyle
okutulması, , kız erkek bütün Müslüman çocuklarına ilköğretim mecburiyeti
konulması, rüştiyelerin açılması, öğretim dilinin İstanbul Türkçesi olması gibi
fikirlerden meydana geliyordu.
1905
yılı sonlarında Bahçesaray’da yayın hayatına giren Âlem-i Nisvân, sadece Kırım
Tatarları’nın değil bütün Rusya Türkleri’nin tarihlerindeki ilk kadın dergisi
oldu ve Gaspıralı’nın sahipliğinde kızı Şefika Gaspıralı’nın idaresinde bir yıl
kadar yayımlanabildi. Rusya’daki Türkler’in ilk çocuk dergisi olan Âlem-i
Sıbyân da ilk defa Mart 1906’da Tercüman’ın ilâvesi olarak okuyucuya sunulmaya
başlandı. Derginin yayımı düzensiz aralıklarla 1915’e kadar sürdü. Birinci
sayısı Nisan 1906’da yayımlanan mizah dergisi Ha Ha Ha ise ilginç muhtevasına
rağmen uzun ömürlü olamadı ve muhtemelen beş sayı çıkabildi.
II.
Meşrutiyet’in ilânından sonraki ortam İsmâil Gaspıralı’nın İstanbul’da aktif
birtakım faaliyetlere girişmesini mümkün kılmıştır. Ortaya çıkan yeni şartları
genel olarak Türk milliyetçiliği ve reform fikirlerinin yayılabilmesi için
uygun gören Gaspıralı 1908 öncesinde Jön Türkler’le de temas halindeydi. Bu
büyük fikir adamı Türkiye’de aydın çevreler tarafından gayet iyi tanınmakta ve
kendisine derin saygı duyulmaktaydı. Ayrıca 1908 sonrasında Türkiye’de
şekillenmeye başlayan İslamcılık, Batıcılık ve Türkçülük gibi farklı fikir
akımlarının hemen hepsi değişik açılardan da olsa Gaspıralı da kendilerine
uygun noktalar bulabiliyordu. Bu dönemde Osmanlı aydın çevreleriyle ilişkileri
çok yoğunlaşan Gaspıralı çeşitli İstanbul dergilerine makaleler yazmaktaydı.
1908’de kurulan Türk Derneği’nin kurucu üyeleri arasında yer alıyordu. 1911’de
teşkil edilen Türk Yurdu Cemiyeti ve onun yayın organı olan Türk Yurdu dergisi
üzerinde de Gaspıralı’nın büyük etkisi oldu. 1912’de İttihatçılar tarafından
teklif edilen âyan üyeliğini kabul etmedi.
Bu
yoğun faaliyetler arasında sağlığı giderek bozulan Gaspıralı 24 Eylül 1914’te
Bahçesaray’da öldü. Cenazesi, Bahçesaray’ın Salaçık mevkiinde Kırım Hanlığı’nın
kurucusu Hacı Giray Han’ın türbesi yakınlarında toprağa verildi.
20 Mart’ta Meydana Gelen Olaylar
1851 – Kırımlı Büyük Türkçü İsmail
Gaspıralı doğdu. (Bazı Kaynaklarda 21 Mart)
1918 - Türk Kadını Dershanesi açıldı.
Dershanede yabancı dil, Türkçe ve müzik dersleriyle konferans verildi.
1919- Trakya-Paşaeli Müdafaa-i
Hukuk-u Osmaniye Cemiyeti ile Batı Trakya Komitesi karma delegeler kurulu,
Trakya'nın Türklerde kalmasının gereğini Paris'te anlatmak üzere İstanbul’dan
yola çıktı.
1919- Adliye Nazın Sıtkı Bey; İtilaf
Devletleri’yle Türkiye arasındaki ilişkiyi doktor- hasta ilişkisine benzeterek
"Hasta hakkında karan doktor verir" dedi...
1920-Temsil Kurulu, Anadolu
Demiryollarına el konulmasını kararlaştırdı. Anadolu Demiryolları bundan böyle
Temsil Kurulu'nca işletilecek.
1920-Mustafa Kemal, Kılıç Ali'ye
gönderdiği talimatta, çeteler yardımıyla Maraş ve Antep'te kazanılan başarının
memnunluk yarattığını belirtti; Fransızların bu bölgeye fazla kuvvet
gönderemeyeceklerini, bunlardan korkulmaması gerektiğini bildirdi, yerli
önderlerle ilişkilerin devam ettirilerek Fransızların hırpalanmasını emretti.
1920- Fransız İşgali altındaki Tunus'ta,
300 kadar üniversiteli, hükümet binası önünde toplanarak İstanbul'un işgalini
protesto etti.
1920- İtilaf Devletleri'nin Londra
toplantısında, Fransa'nın lejyon yoluyla Türklerin askere alınıp eğitildikten
sonra Türkiye'ye karşı kullanılması önerisi tartışıldı. İngiliz Dışişleri
Bakanı Curzon şöyle dedi: Türkler için askerlik mesleği tamamen kapanmıştır.
Başka bir yerde bile askeri eğitim görmeleri caiz değildir.Türkler diğer düşmanlarımızdan
çok farklıdır.
1921- 16 Mart tarihli Türk-Sovyet
Anlaşması'na göre Sovyetler'in yapmayı üstlendikleri yıllık on milyon altın
rublenin 4 milyon lirası yola çıkarıldı.
1922- Müfide Ferit (Tek) Hanım,
Paris’te Türk milli hareketi ile ilgili bir konferans verdi
1926 -Maarif Kanunları: 832 sayılı
Maarif Vekâleti Teşkilâtı Kanunu, 819 ve 843 sayılı kanunlarla da il bütçelerinin,
öğretmen okullarına yardım yapmasana ilişkin kanunlar kabul edildi. Yine 822
sayılı kanunla da gündüzlü öğrencilerden ücret alınmasından vazgeçildi. 823 sayılı
kanun Okul Kitapları ile ilgili. 842 ise ilkokul öğretmenleri ile ilgili
kanundur. 20-22 Marttaki oturumlarda kabul edilmiştir.
1930 – Türk Resminin öncülerinden Hoca
Ali Rıza, Türk ressam (d. 1858)
1945 - Adana - Ceyhan'da meydana
gelen 6 büyüklüğündeki deprem; 39 can aldı, 328 ev yıkıldı.
1971 - Gazeteci ve yazar Falih Rıfkı
Atay vefat etti
1977 - "Diyarbakır" adlı
yolcu uçağı, İsmail Açan ve Hanefi Güzel adlı 17 yaşındaki iki öğrenci
tarafından Beyrut’a kaçırıldı. Olayda pilot Ethem Durak hafif yaralandı.
1984 – Romancı Kerime Nadir öldü.
1990 - Ferdinand Marcos'nun dul eşi
İmelda Marcos; rüşvet, zimmetine para geçirme ve şantaj suçlarından mahkemeye
çıkarıldı.
1995- Türk Ordusu 35 Bin askerle
Kuzey Irak’a girdi.
2005 - Mersin'de Metropol miting
alanında yapılan Nevruz kutlamalarının ardından, Türk bayrağını yere atıp yakma
girişiminde bulunuldu. Olay, yurtta infiale yol açtı.
2007- CHP Genel Başkanı Deniz Baykal
Apo Katiline “Sayın” diyen birisi Türkiye Cumhuriyetinin Cumhurbaşkanı olamaz
dedi.
2020 - Sinema ve ses sanatçısı Muhterem
Nur vefat etti
Yorumlar
Yorum Gönder